uludu bir köpek, bu kara haber demek şahlandı bir at, bu öfke demek kelebek dolandı durdu han etrafında, mum’a çok yol var demek pir geldi, pür geldi orta yerde bir kadın başı halen eğik erenler kulağına fısıldadılar pir’in can havliyle inip kalktı eller kaşı çatıldı, rengi kaçtı pir’in -bu nasıl bir durum? bir hal çare aransın -nerde beynin kadın? -omzuma döküldü uzun siyah saçlar içinde dolanan benim ellerim göğe doğru incecik uzandı kavaklar yerdeyken başım eğilir demlendim, içimde sapanlı çocuklar çözüldü dilim, ben de herkesim hey pir, beynim sensin. pir şaşkın! kadın; gelinlikle kirlendi beyaz.