'Sadece burjuvazinin devlet yönetmeye yetenekli olduğu önyargısına karşı mücadele başlatmalıyız.' Böyle diyordu Lenin. Rusya'da işçiler ve yoksul köylüler 25 Ekim 1917'de iktidara el koyduktan kısa bir süre sonra eğitimsiz, çoğu okur yazar bile olmayan, uzun savaşlarda gücü tükenmiş büyük bir kitle ile kaderlerini onlarla birleştirmiş az sayıda aydın, büyük bir atılganlık ve cesaretle, önce tüm halkla birlikte çarlığın, sonra da burjuvazinin iktidarını devirmiş, iktidara gelmişlerdi. Peki şimdi ne olacaktı? Tüm kaynaklarını yıpratıcı savaşlarda tüketmiş geri bir ülkede, emperyalist devletlerin ve çarlık artıklarının durulmayan isyan ve sabotajlarını boşa çıkarabilecekler miydi?