1879 Albert Einstein 14 Mart 1870’da Ulm, Baden-Württemberg, Almanya’da doğdu. Ailesinin elektrik makineleri üreten bir dükkanı vardı. Bir Yahudi olmasına karşın Münih’te bir Katolik eğitimi aldı. 15 yaşında daha şimdiden çalışmasını kendi matematik, fizik ve felsefe kitapları üzerinde yoğunlaştıran Einstein’ın sınıfta bulunması olgusu öteki öğrencilerin öğretmene saygılarını yokettiği için öğretmenlerinden biri okulu bırakması önerisinde bulundu.
İtalya’da yarı-yıllık bir tatilden sonra İsviçre’de girdiği Federal Uygulayımbilim Kurumusınavını kazanamadı. Aarau’da bir İsviçre okulunda okuması öğütlendi. Burada öğretmenleri daha yumuşak ve daha hoşgörülüydüler. James Clerk Maxwell‘in elektromanyetik kuramını incelemeye başladı.
Einstein yeni dostu mühendis Michele Besso aracılığıyla Ernst Mach’ın yazıları ile tanıştı. Düşüncelerinde bir daha etkisinden kurtulamayacağı kuşkucu dönüş yer aldı. 1901'de Ders notlarını kullandığı arkadaşının babasının nüfuzuyla Berne’de Patent Bürosunda bir ast memur olarak iş buldu. Üniversite ile herhangi bir bağıntısı olmaksızın fizik çalışmalarını sürdürdü. 1903 Einstein sınıfındaki tek kız öğrenci olan Sırp Mileva Mariç ile evlendi. Mariç’ten bir kız çocuğu oldu. Einstein kızını bir evlatlık olarak verdi. 1904’te bir oğlu, ve 1910’da ikinci bir oğlu doğdu.
1905'de Michelson-Morley deneylerinin sonuçları üzerine özel görelilik kuramını geliştirdi. İlk olarak boşlukta ışık hızının ışık kaynağının ya da ölçüm noktasının devimine bağlı olmaksızın değişmez olduğunu varsaydı. Sonra etherin gereksiz olduğunu, ışığın yayılmak için herhangi bir ortama gereksinen dalga ile karşıtlık içinde, nicelerde yayıldığını kabul etti. (Bu parçacık-benzeri ışık biçimine on yıl sonra Compton tarafından foton adı verildi.) Newton’un parçacık ışık kuramına geri döndü. Etherin yokluğunda saltık devim/dinginlik kavramları gereksizleşti. Tüm devim göreli oldu. Bu aşamada kuram yalnızca ivmelenmeyen devime sınırlı olduğu için ‘özel’ görelilik kuramı olarak adlandırıldı. Kuram Maxwell eşitliklerini korudu, ve FitzGerald’ın uzunluk-kısalması etkisinin ve Lorentz’in kütle artışı etkisinin çıkarsanmasına izin veriyordu. Daha fazlasına da izin veriyordu. Geçen zamanın devim tarafından etkilenmesi eşzamanlılığın da bir yanılsama olduğu, nedensellik kavramının/olgusunun gereksiz olduğu sonucunu getirdi. (Einstein daha sonra Kopenhag nice kuramcılarına karşı determinizmi savundu.) 1912 Einstein İsviçre Federal Uygulayımbilim Kurumundan profesörlük kabul etmesi için bir çağrı aldı. Orada şimdi bir matematik profesörü olan Grossmann ile yeniden buluştu ve birlikte matematik çalıştı. Genel görelilik kuramına doğru çalışması için zorunlu gördüğü kuram ve uygulayımları öğrenmeye başladı. Orada bir başka arkadaşı Frederich Adler tarafından II. Enternasyonel çevresi ile tanıştırıldı.
1915'de daha sonra Genel Görelilik Kuramı olarak bilinecek olan denemesini yayımladı. Kuram ilk olarak bir gezegenin günötesindeki kaymanın olanağını açıklıyordu. İkinci olarak ışığın yeğin yerçekimi alanlarında bir kızıla kayma yapacağını gösteriyordu. Üçüncü olarak görelilik kuramı ışığın yerçekimi alanı tarafından saptırılmasının mekanik kuramın öngördüğünden çok daha fazla olduğunu gösteriyordu. Genel görelilik kuramını sınamak için, 1919 Mayısındaki tam güneş tutulmasından yararlanarak Güneşin yakınındaki yıldızların fotoğraflarını çekmek üzere Batı Afrika kıyılarındaki bir adaya ve Brezilya’ya sefer için hazırlıklar yapıldı. Gözlemler yapıldı ve yıldız ışığında Einstein’ın öngördüğü sapmalar saptandı. Sonuçların ayarlandığı yıllar sonra gösterildi. Bu konuda Münih Üniversitesi Gözlemevinden Schmeidler 1964’te ‘‘The Einstein Shift — An Unsettled Problem’’ başlığı altında bir yazı yayımladı. Ama sirk açılmıştı, ve hiç kimse kuramın popülerleşmesini önleyemezdi. İngiliz gazeteleri ‘‘Devrim: Newton fiziği yıkıldı!’’ manşetleri ile çıktılar.
1932 Almanya’dan ayrıldı ve bir daha geri dönmedi.
1939 Einstein nükleer fizikle ilgilenmedi. O kuramcı ve matematikçiydi. Bu nedenle o yıl ona yardım isteğiyle gelen nükleer fizikçilerin kafalarında olan şey bilimsel değil ama politik bir sorundu. Uranyum çekirdeğinin yarılması yakınlarda keşfedilmişti. Eski bir dostu olan Leo Szilard ve başkaları Uranyumun olağanüstü yıkıcı etkisi olan bombalar üretmek için kullanılabileceğini belirttiler. Nazi Almanyasının böyle bombalar yapabileceğinden korkuyorlardı. On yıllardır pasifist olduğunu vurgulamış olan Einstein Amerikan Başkanı F. D. Roosevelt’e sunulan ve ondan bomba yapma konusuna eyleme geçmesini isteyen bir mektubu imzalamayı kabul etti. 1940’ta imzalanan bir ikinci mektup Birleşik Devletler hükümetini nükleer bomba yapımı konusununda devime geçirdi. (Bomba Oppenheimer tarafından yapıldı ve Einstein’ın üretimde herhangi bir rolü olmadı. Naziler için Bomba yapımını üstlenen ise Heisenberg’den başkası değildi. Kütle hesaplamalarındaki yanlışlıklar tarafından tasardan vazgeçmeye götürüldü.)
Einstein 18 Nisan, 1955, Princeton, New Jersey, ABD’de öldü.
Yükleniyor...